Azerbaycan petrolü Türkiye Ceyhan limanından İsrail’e taşınıyor iddialarına yönelik SOCAR açıklama yaptı

SOCAR İsrail'e petrol veriyor iddiaları üzerine geniş çaplı eylemler başlatıldı. Azerbaycan'ın İsrail'e petrol verdiği öne sürülürken SOCAR'dan suçlamalara dair detaylı bir açıklama geldi. Azerbaycan-Türkiye ilişkilerini de etkileyebilecek bu iddialar doğrultusunda başlatılan protestolar oldukça geniş bir kitleye yayılmış durumda.

”Vanaları Kapat Türkiye” hashtag’i ile gündeme oturan konulardan biri olan Azerbaycan’ın İsrail’e SOCAR şirketi üzerinden Türkiye aracılığı ile petrol veriyor olması.

SOCAR’ın İsrail’e petrol taşıdığı iddialarına yönelik yapılan eylemler ve protestolar sürerken vatandaşlardan da ciddi tepkiler doğmaya başladı.

İsrail’in Filistin’e yaptığı zulmü hiçe saydığı gerekçesi ile SOCAR Türkiye’de çok sert tepkiler ile mercek altına alınmış durumda.

İSRAİL AZERBAYCAN’DAN PETROL ALIYOR MU?

İsrail enerji ihtiyacını büyük ölçüde ithalatla karşılayan bir ülke olarak biliniyor.

Bu ihtiyacın önemli bir kısmının ise Azerbaycan’dan temin edildiği belirtiliyor.

Azerbaycan petrolü, Bakü-Tiflis-Ceyhan (BTC) boru hattı aracılığıyla Türkiye’ye ulaştırılmakta ve Ceyhan Limanı’ndan tankerlerle İsrail’e sevk edildiği söylenmekte.

Azerbaycan Cumhuriyeti Devlet Petrol Şirketi (SOCAR) İsrail’e her gün on binlerce varil petrol gönderdiği konusu ile gündemde.

AZERBAYCAN PETROLÜ KİMİN?

Azerbaycan petrolü, Azerbaycan Cumhuriyeti Devlet Petrol Şirketi (SOCAR) tarafından yönetilmekte.

SOCAR şirketi Azerbaycan’a ait olan doğalgaz ve petrol şirketi olarak da biliniyor.

Şirket Azerbaycan’ın petrol ve doğalgaz kaynaklarını işletiyor ve bu kaynakları uluslararası piyasalara sunuyor.

SOCAR’ın faaliyetleri Azerbaycan ekonomisine büyük katkı sağlarken aynı zamanda da ülkenin en büyük gelir kaynaklarından biridir.

TÜRKİYE İSRAİL’E JET YAKITI VERİYOR MU?

İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırıları sonrasında, Türkiye’nin İsrail’e jet yakıtı sattığına dair iddialar da gündeme gelmişti.

Türkiye’nin THY-Opet ve Petrol Ofisi üzerinden İsrail’e binlerce ton jet yakıtı ihraç ettiği daha önce öne sürülen iddialar arasındaydı.

Ancak bu iddialar bağlamından koparılmış ve arka planı göz ardı edilmişti.

2014 yılında da benzer iddialar ortaya atılmış ve dönemin Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) Başkanı Mustafa Yılmaz tarafından yalanlanmıştır. Yılmaz, İsrail’e satılan uçak yakıtının sivil havayollarına ait uçaklar için olduğunu belirtmiştir.

Aynı şekilde TR24’ün yayınladığı belgelerde de Türkiye’deki havalimanlarında İsrail menşeili yolcu uçaklarının aldığı yakıtların yer aldığı anlaşılmıştı.

Yapılan araştırmalara göre, geçtiğimiz sene İsrail’e ait olan uçakların 641 bin dolar değerinde Türkiye’den yakıt temin ettiği bilgisi verilmişti.

Fakat 2024 yılı itibari ile bu ticaret durma noktasına gelmiş ve sadece 918 dolarlık yakıt alımı gerçekleşmiştir.

Ticaret Bakanı Ömer Bolat, İsrail’e jet yakıtı satış iddialarını yalanlamış ve satılan yakıtın İsrail’in turist getiren hava yolu şirketlerinin uçaklarına satıldığını belirtildi.

Bu tür yakıt satışları, Türkiye’nin ihracatı olarak kaydedildi.

İsrail’e satılan yakıt ise Türkiye’ye gelen İsrailli yolcu uçaklarının dönüş için aldığı yakıtları içeriyor. Durumun savaş uçaklarıyla ilgili olmadığına ilişkin neticelendirme ise açıklamalarla desteklendi.

AZERBAYCAN İSRAİL’E PETROL VERİYOR MU?

Türkiye Ceyhan hattı aracılığı ile İsrail’e petrol sağlayan Azerbaycanlı şirket SOCAR’ın İstanbul’daki binası protesto edilerek kırmızıya büründü.

Protesto yapan ”Filistin İçin Bin Genç” grubu SOCAR  binasına kanı temsil eden kırmızı boyalar fırlatarak eylemlerini gerçekleştirdi.

Protestocular, SOCAR’ın İsrail’e petrol sağlayarak Gazze’deki saldırılara destek verdiğini öne sürdüler. SOCAR Türkiye, bu iddiaları kesin bir dille yalanladı ve protestoların asılsız olduğunu belirtti.

SOCAR İSRAİL’E PETROL VERİYOR MU?

Azerbaycanlı petrol şirketi SOCAR yöneltilen tüm İsrail’e petrol satışı iddialarına yönelik açıklamada bulundu.

“Son dönemde bölgede yaşanan jeopolitik gelişmeler doğrultusunda, belirli protesto eylemlerinde, SOCAR Türkiye ve grup şirketleri, bir süredir bazı provokatör gruplarca gerek sosyal medya üzerinden gerekse gerçekleştirilen fiziksel eylemlerle hedef gösterilmektedir. Söz konusu provokatör gruplar, şirketimizin İsrail ile ham petrol ticareti ilişkisi olduğuna dair asılsız ithamlar öne sürerek sosyal medya üzerinden kışkırtıcı paylaşımlar yapmakta ve şirket binamıza, çalışanlarımızın güvenliğini riske atacak fiziksel saldırılar gerçekleştirmektedir. İstanbul genel merkez binamızda 12 Mart, 29 Mayıs, 31 Mayıs ve 2 Haziran tarihlerinde; Bursa’daki Bursagaz ofis binamızda 24 Mayıs tarihinde gerçekleştirilen ve şiddet dozu artan provokatif eylemlerin devam etmesi, şirket çalışanlarımızın can güvenliği için tehlike oluşturmaktadır.

Ana şirketimiz olan Azerbaycan Devlet Petrol Şirketi SOCAR’ın ortaya koyduğu vizyon doğrultusunda, tüm faaliyetlerimizi uluslararası iş anlaşmaları çerçevesinde yürütüyoruz. Bu bağlamda, SOCAR’ın halihazırda ham petrolü İsrail’e sattığı yönündeki ithamlar asılsız olup, kasıtlı olarak kamuoyunu yanıltmayı amaçlamaktadır. Dünya petrol satış piyasasının kendine özgü özellikleri bulunmaktadır ve üretilen ham petrol, ticaret şirketleri veya bu şirketler aracılığıyla satılmaktadır. Tedarik şirketlerinin, ham petrolü hangi ülkelere taşıdığını veya hangi amaçlarla kullandığını kontrol etme ve müdahale etme imkanı yoktur. Bu kapsamda SOCAR, diğer petrol şirketleri gibi, tedarik ettiği ürünlerin ticaretini ilgili ticaret şirketleri ile olan satış ilişkileri çerçevesinde gerçekleştirmektedir. Bununla birlikte, piyasada faaliyet gösteren ticaret şirketleriyle devam eden olağan satış ilişkilerimiz çerçevesinde, ticaret şirketlerince SOCAR’dan temin edilen ham petrolün hangi ülkelere sevk edildiği ve hangi amaçla kullanıldığına dair tarafımızca bir kontrol ve müdahale mümkün olmamaktadır.

SOCAR Türkiye olarak, yatırımlarımız ve iş birliklerimiz, Türkiye ve Azerbaycan arasındaki güçlü kardeşlik ve dostluk bağları, stratejik müttefiklik ve halklarımızın karşılıklı çıkarları doğrultusunda şekillenmektedir. Türkiye’de faaliyete başladığımız on altı yıl içinde yaklaşık 18,3 milyar dolar tutarındaki yatırımla, farklı illerde beş bin altı yüz doğrudan ve on binin üzerinde dolaylı çalışanımızla, petrol ve doğalgaz alanında faaliyet gösteren grup şirketlerimiz ve gerçekleştirdiğimiz STAR Rafineri, TANAP gibi stratejik mega projelerle Türkiye’nin en büyük dış yatırımcısı ve en büyük entegre endüstri grubuyuz. Türkiye’deki yatırımlarımızı yeni yatırımlarla genişletme çalışmalarımız ise devam ediyor. Enerjideki cari açığın kapanmasına sağladığımız katkı başta olmak üzere, yarattığımız ekonomik değer ve istihdamın yanı sıra gerçekleştirdiğimiz birçok kurumsal sosyal sorumluluk projesiyle başta faaliyet gösterdiğimiz bölgeler olmak üzere toplumsal fayda için var gücümüzle çalışıyoruz. Yaşadığımız deprem felaketinde, ilk günden itibaren gerek ücretsiz yakıt desteği gerekse temel ihtiyaçların bölgeye iletilmesi kapsamında kardeş Türk halkının yanında yer aldık, almaya da devam ediyoruz. Türkiye’nin çeşitli illerinde kurduğumuz on bir okulda on bini aşkın öğrenciye eğitim desteği veriyoruz. Toplumsal sorumluluğumuzun bilinciyle eğitim, çevre ve sosyal alanlarda çalışmalarımızı sürdürüyoruz.

Bir grup provokatörün ortaya attığı asılsız ithamları kesinlikle kabul etmemekle birlikte, kamuoyunun algısını manipüle etme ve yüz yıllık kardeşlik bağımıza zarar verme amacı taşıyan bu asılsız söylem ve eylemlere itibar edilmemesini rica ediyoruz. Türk ve Azerbaycan halkının ortak çıkarları ve refahı için çalışmaya devam edeceğiz. Şirket mottomuzda da belirttiğimiz gibi her zaman Birlikteyiz. Güçlüyüz.”